26 Mayıs 2010 Çarşamba

Gizli


Gece yarısını geçeli çok olmuş,yatağımda dönüp duruyordum uyumaya çalışarak.Sonra birden caddeden o ses kopup geliyor kulağıma;


- En büyük asker bizim asker….!


Ve gene akıyor gözyaşlarım,tutamıyorum….


Bu sayfalara hemen hemen hiç yazmadım seni.Hep sakladım.Sen hep bana kalandın çünkü.Ben seni hep kendime sakladım.


Seni askere uğurlayalı kaç yıl geçti?Bu sene 12 oldu sanırım.Ben hala nerde duysam yada görsem bir asker uğurlamasını ağlarım.Hiç söylemedim sana,zaten bilirsin sen beni ,ben sen üzülme diye pek çok şeyi söylemem sana,saklarım.Ama sen bir baksan gözlerimin içine anlarsın ,söylediklerimi ve söylemediğim her ne varsa…


12 koca sene…


Asker ocağında kestirmiştin saçlarını ben görüp üzülmeyeyim diye,ne çok severdim uzun saçlarını.Aynı gün senden çok uzakta ,İstanbul da bende gidip kısacık kestirmiştim saçlarımı .Annemin kalbine inmişti beni öyle görünce …


Hala bana yazdığın tüm mektupları saklıyorum.Kelimesi kelimesine ezberimde ama arada alıp gene de okuyorum.Okuyup katıla katıla ağlıyorum.


Sen hayatımda değiştirmek istediğim tek şey,belki de tek gerçek günahım,affedilmez hatam ve beni bu koca dünyada gerçekten seven tek adamsın.


Gene de şanslıyım diyorum.Benim gerçek bir beyaz atlı prensim oldu.Aşkı gerçek bir Romeo ile tattım ve belki de o yüzden senden sonra hiç kimse bana öyle hissettiremedi.


Sen benim çocukluğum,sen benim en saf yanım,sen benim inatçılığım,hayata bağırışlarım…Ne çok şeyimi bıraktım ben sende.Hepsi bir yana galiba kalbimi bıraktım sende,ondan mutluluğu bulamayışım…


Ne çok eleştirirdin beni,ne çok tartışırdık seninle.Ama bilirdim,ne yaparsam yapayım ardımdasındır ve gurur duyarsın benimle.Ölesiye savaşırdım hayatla ve benim bu azmimle gurur duyardın sen gizli gizli…


Uzun zaman oldu aramıyorsun beni.Şimdi yazdım ya bunu ,ararsın bugün yarın.Beni sorarsan ,bildiğin gibiyim.Yüzüm güleç ama içimi sorma.Doğru düzgün yemek yemiyorum bu aralar ,söz vermiştim bırakacağım sigarayı diye ama galiba o beni bırakacak sonunda.İlaçlarımı soracaksın;biliyor musun senden başka kimse sormaz.Bir sen bir de annem sorar (dı)


Sen nasılsın demeyeceğim.Çünkü biliyorum tek dayanağın küçük kızın.Oysa nasıl isterdim daha mutlu olabilmeni.Çünkü sen hakkedensin,bizim hikayemiz de mutluluğu hakketmeyen,kötü olan bendim.


Ama biliyorum,hala bir çocuğun gülümsemesinde ,dersaneye giden kısa saçlı bir kızın asiliğinde,bir martının kanadında ,köşe başlarında anket yaparak para kazanmaya çalışan gençlerin yüzlerinde beni aramaktasın.


Ama biliyorum,ne acı ki zaman geri alınmıyor ve bazı şeylerin çaresi de bulunmuyor.Hayat bize her gün yeni süprizler hazırlıyor ve biz her bir seçimimizde bir sürü güzel şeyi terk etmek zorunda kalıyoruz.Ve hayat devam ediyor…

24 Mayıs 2010 Pazartesi

Şiir Yazan Adam'a Şiirle Veda


BENİ GÜZEL HATIRLA


Beni güzel hatırla
Bunlar son satırlar
Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından
Yada bir yağmur sel oldum sokağında
Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim
Belki de bir rüyaydım
Senin için...
Uyandın ve ben bittim
Beni güzel hatırla
Çünkü sevdim seni ben her şeyini
Sana sırdaş oldum dost oldum koynumda ağladın
Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
Beni üzdün kınamadım
Alışıktım vefasızlığa el oldun aldırmadım
Beni güzel hatırla
Sayfalarca mektup bıraktım sana
Şiirler yazdım her gece
Çoğunu okutmadım
Sakladım günahını sevabını içimde
Sessizce gittim senden öncekiler gibi sende anlamadın
Beni güzel hatırla
Sana unutulmaz geceler bıraktım
Sana en yorgun sabahlar
Gülüşümü gözlerimi sonra sesimi bıraktım
En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka
Söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye
Vedalar bıraktım duraklarda
Ne arasan bir sevdanın içinde
Fazlasıyla bıraktım ardımda
Beni güzel hatırla
Dizlerimde uyuduğunu düşün
Saçını okşadığımı üşüyen ellerini ısıttığımı
Mutlu olduğun anları getir gözünün önüne
Alnından öptüğüm dakikaları
Birazdan kapını çalan kişi olabileceğimi düşün
Şaşırtmayı severim biliyorsun
Bu da sana son sürprizim olsun
Şimdi seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum
Beni güzel hatırla
GİDİYORUM …


Orhan Veli Kanık


Not: Teşekkürler Sıradan bir sazan... ve teşekkürler Bedardem...
Not 2: Uzak geceyle büyüdü...

Sustum (Adam'a)


Bu kadar canımı yakabileceğini ben bile ummazdım…


Boğazım düğüm düğüm,günlük işlerimi yaparken gözlerim kendiliğinden ağlıyor ben bahar nezlesi diyorum.Bu kadar sevmiş miydim ben seni yoksa senin gözünde bu kadar değersiz olmak mı yıktı beni ayrımında değilim.Sadece çok canım acıyor,onu biliyorum.


Eski yazışmalarımızı okuyorum,sanırım sado mazoşistim.Okudukça daha çok acıyor canım çünkü.Bütün bunları yazan adam sen miydin sahi?Ben o adamı sevmişim,sen o adam ol diye beklemişim ,sense hiç o adam olmamışın.Mesela benle iki kelime konuşmak istemeyen sen benimle sohbet etmenin müthiş bir şey olduğunu söylemiş .Hangisi sensin ?Bu kadar çabuk nasıl değişebildin?Dilim varmıyor söylemeye ama ve hatta yakıştıramıyorum sana ama tüm bunlar kandırmak için miydi beni?


Tuhaf öfkeli değilim bu sabah.Aksine ölesiye durgunum,öyle ki mecbur kalmadıkça konuşmuyorum ama gözlerim…Bir onlar durmuyorlar …


Oysa ne hayaller kurmuşun…Üstelik ben değil sen kurmuşun.Galiba bittiğinden çok yaşanmamışlıklara acıdığımdan ağlıyorum ben.Hiç vapura binemediğimizden,hiç tren seyahati yapamadığımızdan,gitmek istediğimiz yerlere gidemediğimizden…


İnsanoğlu ne tuhaf;bir yanım hala şimdi arayacak ‘Ah be deli kadın nedir bu ikimize de ettiğin bir sus bir dur ‘ diyecek diye bekliyor…Ama boşa çıkacak umutlarım biliyorum…


Neyse sevgili ,uzun uzun yazmayacağım.Ben sana ulaşmayı beceremedim.Sen o elini bir türlü bana uzatmak istemedin.Göremedin,sevgin azaldığı an küçük bir çocuk gibi tepinişimi karşında,anlayamadın korkularımı,kaygularımı,saramadın beni…Böyle düşümek istiyorum ben ,böylesi daha güzel.Çünkü ötekisi acıtır beni,kaldıramam…


Sen beni hayatına dahil edemedin ,ben içinde olmadığım bir hayatı seyredemedim.Şimdi zaten hiç birleştirmeyi başaramadığımız iki hayatımız ve bir yolumuz var.Kötü bir şey söylemek istemiyorum ardından,sende söyleme,güzel bir yerinde sakla beni….


Yolun (m) açık olsun…


Hoşça kal…

SAYAÇ

Sitenizesayac.com