17 Haziran 2010 Perşembe

Tekerlekli Sandalye


Haydarpaşa Numune Hastanesi Acil servis
Saat :23:30
Can dostlarımdan birinin kardeşi rahatsız,atlayıp geldik hastaneye.
Sırada bekliyoruz.
Gözüm takılıyor birden gelen dört tekerli sandalyeye...

Kolum kanadım kırılıyor ona bakarken öyle,
Önce Cerrahpaşanın koridorlarına sonra baba evime götürüyor beni sandalye...
Ve en sonunda sahibini morga,
Kendisini hastaneye bağışladığım güne...

İçim parçalanıyor,
Güçlü durmalıyım ama yine
Şimdi salsam gözyaşlarımı,kim anlar ki halimi,
Bir omuz arıyorum başımı yaslayacak
Bir omuz,tanıdık,güvenli,korunaklı
Sadece o anlığına da olsa sıkı dur ben buradayım diyecek bir omuz
Telefona sarılıyorum gözüm kara
Daha dün değilmiş gibi görüşmeyelim bir daha dediğin
Açmıyorsun telefonu..
Ben gene kırılıyorum,
Bir sen vardın sanmıştım oysa ben,
Ne olursa olsun var olacak yanımda,
Ne yaparsam yapayım sevecek her şeye rağmen beni...


Dönüş yoluna geçtiğimde
Bunca gündür biriktirdiklerim patlayıveriyorlar adeta
Küçük bir kız çocuğu gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyorum arabanın içinde
Ağzımdan çıkansa tek kelime;
Annem!!!

15 Haziran 2010 Salı

Geçmişten…


Evimizi taşıdığım gün yanımda başka bir adam vardı.Beni çok seven başka bir adam.Neden bu kadar hüzünlendiğimi anlamazlığa vurmaya çalışarak yardım etmek istemişti bana.Oysa ben dilime bir şarkıyı pelesenk etmiş,taşmaya hazır dolu gözlerle son kez vedalaşıyodum evimizle...

Ve seninle...

Ben o eve ne o adamı ne bir başka adamı sokmadım sevgilim.Orası hep bizim evimiz olarak kaldı.O eve ilk taşındığım gece seninle tanıştığım geceydi ve 3 sene sonra o evden taşınırken de sen benden gitmiş olsanda hala bizim evimizdi.

Hani sen bana hep derdin ya' sen benim miladımsın' diye asıl sen benim hayatımda bir milattın ama ben bunu çok sonra anladım.Ben o evden çıktığım gün ,ben olmaktan da çıktım aslında.Öyle bir yerimden kırdın ki beni asla eskisi gibi olmadım ben.Daha acısı asla eskisi gibi sevemedim ben.Bir yerim sakat kaldı,bir yerim mapus hala sana.

Duymak istedin hep ,söyleyeyim; çok sevdim ben seni,gözü kara sevdim hemde.Öyle ki başka hiç kimseyi yokluğuna rağmen göremeyecek kadar çok sevdim,bir çocuğu sever gibi sevdim seni.Sorumluydum sanki sana.İşim,bebeğim,emeğimdin sen...Büyümeni bekledim hep;büyümedin!

Senden sonra hep birşeylerden intikam alır gibi sevdim ben.Hep temkinli hep sorgulayarak...Bırakmadım hiç kendimi ,güvenmedim kimseye ,güvendiğim de çok geç kalmıştım zaten ...

Senden sonra ne zaman aşkım desem birine hep aklıma sen geldin.Ondandı hep gidiş gelişlerim;aşk benim için sendin.Ve sanırım o büyük aşkla biz, lanetlendik.


Cihadiye cad.Deniz sok Deniz apt.No:4 D:6 --- Araç kaskosunun üzerinde bu adresi görüp yamulan Başak'ın yazdıklarıdır!




13 Haziran 2010 Pazar

Suçumuz:Bekar Olmak!


30 lu yaşlarınızın başına varmışsanız eğer,
Ve hala hazırda bir damat adayı yoksa yanınızda arzı endam eden
Yandınız siz!!!

Hiçbir yere sığdıramazlar sizi
Çiftler ayrılmasın diye masada yer değiştirmekle başlar hikayeniz
Çok sevgili aileniz bile ne kadar incindiğinizi görmezden gelip
Ulu orta evde kalmış kız kurusu esprileri yapar yüzünüze...
Görmezler yada görmezden gelirler
Ne kadar incindiğinizi

Oysa siz zaten başkalarının çocuklarını sevmekten usanmışsınızdır belki
Yada başkalarının düğünlerini organize etmekten
Gene de göstermezsiniz kırıklarınızı
Belki de korkarsınız daha da incitilmekten

Apartmanda sürekli gözetlenen kişisinizdir.
Öyle ya yalnız kadın
Potansiyel O... adayı...
İşyerinizde de pek farklı değildir durum,
Müşterileriniz bile hafiften dalga geçer
Hala mı bekarsınız siz diye!
Allah'tan forsunuz vardır da sesleri öteye çıkmaz...

Markette çocuklu kadınlara
Minübüste hamile kadınlara
Sinemada ayrı düşmüş çiftlere yer verirsiniz.
Siz yalnız olansınızdır ve bu yüzden sesiniz çıkmamalıdır.
Yanınızda kocanız yoksa birey bile değilsinizdir.
İstediğiniz kadar kariyer yapmış
Kendi ayaklarınızın üzerinde durun
Durum değişmez
Suçlusunuzdur bir kere...
Çaresi yok...

Suçunuz mu?

Bekar olmak...

SAYAÇ

Sitenizesayac.com