7 Mayıs 2008 Çarşamba

Yorumsuz…

Nedir bu kendi kendime çektirdiğim?Yeryüzünde sevdiğinden karşılık göremeyen tek insan ben miyim yoksa sorun seçimlerimde mi?Dokunduğum herkes tanımadığım insanlara dönüşüyor ve benden kaçıyor…Gerçekten bir anlam veremiyorum şu olup bitene ve sadece sanki bu yaşam benim ki değilmiş gibi oturmuş seyrediyorum.

İçimde büyüttüğüm bir öfke var.Beni kemiriyor beni bitiriyor beni hastalıklı bir insana dönüştürüyor.Oysa nasıl da her sabah bugün muhteşem bir gün olacak diye kendimi avutarak güne başlıyorum.En güzel kıyafetlerimi seçiyorum,özenerek makyaj yapıyorum.Ben tüm bunları yaparken aynadan beni seyrettiğini hayal ediyorum.Mutlu olmak benim de hakkım diyorum aynada kendi kendime.Ne büyük saçmalık….

Ölümden beter bu sessizlik,oysa bilmek hakkım değil mi kafanın içindekileri.Çoktan dahil olmadım mı ben bu karmaşık hikayeye.Bir şey söylesen umut mu vereceğini düşünüyorsun da susuyorsun.Sen zaten çoktan söyleyebileceğin her şeyi söylemedin mi?O zaman niye bu susmak şimdi?Başkalarını eleştirirken şimdi aynı tavırlar içine giren bu sen misin?Yoksa tüm bunlar bana oynanan uzatmalı bir oyunun parçalarımı,eğer öyleyse ben bu kabustan artık uyanmak istiyorum.

Senin hayalin değil miydi bu?Bana kimseler böyle şeyler yazmadı dememiş miydin.Kimse beni böyle sevmedi dememiş miydin.İşte bak şimdi tam da burada tam da bu satırlarda biri daha önce kimsenin seni sevmediği kadar sevdiğini haykırıyor ve hiç utanmadan bunları yayımlıyor.Ya sen neredesin?

Şimdi dur ve hatırla! O bir başkası için söylediğin tüm kötü sözleri hatırla,kuru bir teselli miydi hepsi.O zaman mı gerçek değildin yoksa şimdi mi değilsin.

Hayatına beni isteyen sendin ve ben de geldim.Şimdi neden bu sessizlik neden bu kaçış,neden tüm bu umursamazlık.Sakın bana beni yanlış anlıyorsun deme,ya da çok ağır olmuyor mu bu suçlamalar deme.Çünkü hayatta kararsızlık diye bir şey yoktur.Yaptığın ve yapacağın her şey bir kararın sonucudur.Ve şu an sen kendi kararlarının sonuçlarını yaşıyorsun.Sakın şikayet etme.Senin isteklerin senin beklentilerin ve hayatın sana getirdikleri…

Çok yoruldum.İstediğim fırtınalı bir deniz değil artık.Bin kez çoşkuyla çıktığım o fırtınalı denizlerden yenik düşerek per perişan dönüm ben.Bin kez kendimi yeniden onarmak için savaş verdim ben.Yeni bir fırtına değil artık isteğim.Büyük bir yelkenli olmak istemiyorum artık ben, okyanusa aşık.Tek isteğim durgun sularında bir küçücük kayık olmak.Küçük ama içinde mutluluk,umut,sevgi taşıyabilecek kadar da derin bir kayık olmak.

Şimdi ya çek al beni o fırtınanın ortasından,koy durgun sularına yada seyret bir kez de senin köpüklü azgın dalgaların yıksın geçsin beni…Seçim senin….Ben nasılsa bir kez açtım yelkenimi senin sularına…

Hiç yorum yok:

SAYAÇ

Sitenizesayac.com